Thursday, December 31, 2015

Neşemizi çaldırmadık size biz güzeliz siz çirkin biz iyiyiz siz kötü. Bu da size dert olsun.

Yılbaşı sofrası



Bi haftadır hazırlık yapıyolar sınıfta yılbaşı için. çekilişler, hazırlıklar, pasta siparişleri bi heyecan. bugün hop valilikten kutlamalara iptal yazısı.


Hayal kırıklığı üzülmeleri kursakta kalan hevesleri filan bi tarafa nasıl kafaları karışmış. Benimki "evde de yasak mı bi şey yapmak" diye soruyo. Okuldaki müstahdemlere, güvenlik görevlilerine, ablalara filan hediye hazırladı "valilik alır götürmiyim yasak" diyo. Çocuk lan bunlar.


Tombala aldım, etli sarma yapcam, babaannemin Bartın işi telkari masa örtüleriyle sofra kurcam şapşik oğluma gelsin bakalım valilik. Babaannemin lakabı da "ak kadun"dur bunlar yüzünden anamaz olduk kadıncağızı. Ben zaten hiç görmedim ya o da ayrı. Zorla yılbaşı kutlatıyolar insana. Ak kadun'un ruhuna da bi güzel içicem yarın akşam telkari örtülü sofrada. Yeni rakı yeni seri.

Saturday, December 19, 2015

Hayata dönüş



19 Aralık 2000.


Yirmi cezaevine yaklaşık on bin asker tarafından operasyon düzenlendi, otuz mapus hayatını kaybetti.

Operasyonun sürdüğü saatlerde, televizyon ekranlarından katliamın ismi açıklanıyordu: “Hayata dönüş"


Adını ilk kez duyduğumuz silahlar kullandılar, yakıp yıktıkları koğuşlarda bedenleri tutuşmuş mapuslara benzine buladıkları battaniyeler attılar. genç ömrümüzün en korkunç gecesiydi. Eşimiz dostumuz karımız kocamız kardeşimiz içerdeydi. O gece nazım hikmet'in sözünden çıktık. Hiiç iyi şeyler düşünemedik. aklını yitirenler oldu.


İçerde yatanın varsa, aklının canı bi sıkımlıktır zaten. Biz o gece çok öldük. operasyon başladığında Çankırı Cezaevi'nde Hasan Güngörmez kendini ateşe verdi. Kendini ateşe verdi diyorum, ateşe attı kendini, yaktı diyorum, yandı.


On beş yıldır bana, çift cam çift tel bi görüş kabininden gülümsüyor. Gözlüklerinin arkasından.


Ülke koca bir F tipi cezaevi şimdi. Hep beraber çıkacağız.

Sunday, November 15, 2015

İmza gülü



karındaş olmadığım kız ve erkek kardeşlerim var. hepsi yanımdalardı dün. abim de geldi gülüştük. benim için mesele bundan ibarettir gerisi gayet hikayedir.

Friday, November 6, 2015

1 ve 2.com röportaj

Röportajlar filan. büyük büyük işler. 
Çok bunalıyorum çok sıkılıyorum bu tür şeylerden. 
Şaka şaka be ne bunalıcam çok hoşuma gidiyor. 
Sağ olsunlar kıymet veriyorlar.
http://1ve2.com/versus2/?p=605

Thursday, November 5, 2015

Şiir gibi defter kitap kaplarım şiir




Defter kitap kaplama işinde dünya markasıyım biliyosunuz. Bu sene bi havalandı bu, bi ergen havaları bilmem ne. Kaplatmadı defteri kitabı gitti öyle. Okuldan da "buruşmazsa kırışmazsa kaplamayabilirsiniz" demişler. Bi dikkat ediyo bi dikkat ediyo buruşmasın diye. 

Aa elim çarpıvermiş dün gece. Defter kitap hep buruşuvermiş çantasında. Bu gece üç tane daha buruşturup kaplıycam. Sosyalle fen kaldı bi tek kapsız. Eve bi getirse onları da halletcem. 

Saçma saçma konuşmayın siz de. Kapsız defter kitapla ilk ve ortaöğretim olmaz. Hayır gelmez o eğitimden. Karışmayın işime. Şuraya bak şiir şiir.

Thursday, October 22, 2015

Hocam güle güle



Nurhan hoca, giriş sınavımda, mezuniyet tezimde, yüksek lisans sınavımda, doktora jürimde, öğrenciliğimde, asistanlığımda, hocalığımda vardı. 

Öğrencisi, asistanı, çalışma arkadaşı oldum. 

Bize "zeynep kadın", "zeynep adam" derdi. Hepimize. Bazen "cemil oğlan" ve "cemile". 

Biz ona "Karadağ" derdik. Bazen "Garadağ" sahnede "demlik" gibi durmamayı da hayatta "saksı"lık yapmamayı da ondan öğrendik. 

Akademinin kibrine hiç bulaşmamış, toprakla, insanla, halkla bağını hiç koparmamıştı. Birileri burun kıvırdıkça o hep Anadolu'ya bakmıştı. Patlamadan sonraki pazartesi sabahı birlikteydik en son. Çok üzgündü. 

Bunca acının orta yerinde hocanın gidişiyle baş etmeye çabalıyoruz. Çok zorlanıyoruz. Çok üzgünüz.